TÜBİTAK 4006 Fuarı İçin Araştırma Proje Örnekleri-1

Tübitak bilim fuarı araştırma projeleri her sene bilim fuarları kapsamında en fazla tercih edilen proje örnekleri içerisinde kendisine yer buluyor. 2014 yılından beri Tübitak bilim fuarları kapsamında çeşitli projeler yapıyorum. Tübitak 4006 bilim fuarı kapsamında fuar düzenlemek her geçen dönem giderek zorlaşıyor. 2020 yılı için hazırlanan klavuz geçen yıla göre yani 2018 2019 yılına ait olan en az 100 en çok 300 kelime olarak yazılması gereken kısımlar azaltılmış ve makul bir seviyeye indirilmiştir.Amaç en az 20 en fazla 50 kelime, yöntem en az 50 en fazla 150 kelime, beklenen sonuç en az 50 en fazla 150 kelime olacak şekilde düzenlenmiştir.

TÜBİTAK 4006 Bilim Fuarı İle Bilinmesi Gerekenler

En son güncellenen tübitak 4006 bilim fuarları katılım şartları içerisinde Amaç en az 20 en fazla 50 kelime, yöntem en az 50 en fazla 150 kelime, beklenen sonuç en az 50 en fazla 150 kelime olacak şekilde düzenlenmiştir.

Bilişimci Ruh sitesi içerisinde yer alan bir çok proje yeni gelen kurala uygundur hatta fazlası vardır eksiği yoktur. Elimde olan ve arkadaşlarımdan aldığım yeni sisteme uygun tübitak araştırma projelerini ekliyorum. Tabii yapıp yapmamak sizin elinizde. Site içerisinde yer alan diğer projelere bakarak kendinize özgün projelerde geliştirebilirsiniz. Burada yer alan projeler tamamen sizlere fikir vermesi açısından paylaşılmaktadır. Projeleriniz eğer özgün olarak yapılmamış ise red yiyebilir lütfen burada yer alan projelerden esinlenerek yeni projeler üretmeye çalışınız :)

TÜBİTAK Bilim Fuarı Egzersiz İçin Evraklar

Geçen Sene Onay Alan TÜBİTAK 4006 Fuarı Projeleri


1) Bilim Fuarı Proje 1: Dikey Tarım

Proje Özeti:  Bu araştırmada dikey tarım uygulamalarının üretim verimine etkisini göstermek istiyoruz. Araştırmamız için belirli bir alanda hem yatay hem de dikey tarım uygulamaları gerçekleştirilecek ve her iki alan arasındaki verimler karşılaştırılacak. Araştırmamız için belirlenen aynı ölçüdeki iki ayrı alanda hem yatay tarım hem de dikey tarım yapılabilecek ortam hazırlanacak. Dikey tarım yapmak için PVC borulardan ve ahşap direklerden yararlanılarak bir düzenek kurulacak. PVC boruların üst kısmını keserek içini toprakla dolduracağız. Bir vejatatif üreme yöntemi olan çelikleme ile çimlendirdiğimiz bitkileri ve eşeyli üreme ürünü olan tohumla yetiştireceğimiz bitkileri bu alanlara öğrencilerle birlikte ekeceğiz. Bu sayede bazı konuların da daha net anlaşılacağı, soyut olan bazı konuların somutlaştırılacağını düşünüyoruz. Toprak tipleri, sulama miktarı ve gübreleme iki ortamda da aynı tutulacak. Alanlarda marul, maydonoz, biber, çilek gibi bitkiler tercih edilecek. Bu sayede öğrencilerde sorumluluk ve çevre bilinci oluşturmak, bitki yetiştirmekle alakalı bilgilerini zenginleştirmek ve bilimsel yöntem basamaklarını öğrencilerin yaparak-yaşayarak ilk elden öğrenmelerini sağlamak amaçlanmaktadır.

Proje Amacı: Günümüzde tüm dünyada hızla artan insan nüfusu yüksek bir ihtiyaç listesi oluştururken aynı zamanda bu ihtiyaçların karşılanması için gerekli ortamları maalesef mümkün kılmamaktadır. Yanlış kentleşme, hızlı kentleşme, nüfusun hızlı artması, insanların tarımdan uzaklaşması gün geçtikçe bir taraftan ihtiyacı artırırken bir taraftan da tarım arazilerinin daralmasına sebep oluyor. Yatay tarıma alternatif bir çözüm de ülkemizin şuan pek aşina olmadığı dikey tarım olarak karşımıza çıkmakta. Bu sayede tarım alanlarının darlığının problem olmaktan çıkacağı düşünülüyor. Dünyada da hızla artan bu uygulamanın karşılaştırmalı bir şekilde gösterilerek öğrencilerimiz ve diğer konuklarımıza da örnek teşkil etmesi amaçlanıyor. Bu yöntemle bahçelerin yanı sıra apartmanların balkonlarında bile daha yüksek verimde ürün elde edilebileceğiz. Öğrencilerin bu proje sayesinde problem çözümlemede bilimsel yöntem basamaklarını takip ederek nasıl sonuca ulaşabilecekleri çıkarımında bulunmaları ve çevreye karşı duyarlılık kazanmaları amaçlanmaktadır.

Proje Yöntemi: Öncelikle projemizi gerçekleştireceğimiz öğrencilerimizle yetiştirnek istediğimiz bazı bitkilerin dalından parça alıp bir mi ktar suda bekleterek çimlenmesini bekleyeceğiz. Bazı bitkilerin yetiştirilmesinde ise tohumlardan yararlanacağız. Bu aşamada hem tarımda sıklıkla kullanılan bir eşeysiz üreme yöntemi olan çeliklemeden yetiştirilen bitki hem de bir eşeyli üreme ürünü olan tohumdan yetiştirilen bitkilerin yetiştirilmesiyle alakalı öğrenciler bilgi sahibi olacaklar. İki eşit büyüklükte belirlediğimiz ortamlarda yatay tarım için yatay plastik kutular saksıya çevrilerek kullanılacak. Aynı büyüklükteki bir diğer alanda ise yine öğrencilerirmizde birlikte marangozdan kestirerek aldığımız ahşap ve çiviler ile iskele kurularak üzerine üst kısmı kesilmiş PVC borular yerleştirilecek. Bu kısımdaki güvenlik önlemlerinin önemi vurgulanacak ve kesici delici aletlerin danışman öğretmen kontrolü olmaksızın öğrenciler tarafından kullanımına izin verilmeyecektir. Hem yatay tarım hem de dikey tarım yapılacak alanda aynı toprak türü, aynı bitkiler kullanılacak. İki düzenek de aynı ortamda bulundurulacak ve aynı miktarda su ve gübre verilecektir. Bitkilerin bakımı için yapılması gerekenler öğrencilerin araştırmaları sonucu birlikte belirlenecek, öğrenciler sıralı bir şekilde görevlendirilecek ve bu sayede sorumluluk bilinci kazanmaları sağlanacaktır. Bitkilerin yetiştirilme sürelerinin farklı olması dikkate alınarak fuar tarihinde sergilenmesi amacıyla dikim işlemleri farklı zamanlarda iki düzenek için de eş zamanlı olarak yapılacaktır. Toprağa ekilen bitkilerden elde edilen ürünlerin miktarları karşılaştırılarak dikey tarım ve yatay tarım karşılaştırılması yapılacaktır.

TÜBİTAK Bilim Fuarı İçin Tavsiyeler

2) Bilim Fuarı Proje 2: Atık Pillerin Bitkilere Etkisi

Proje Özeti:  Toprak canlılara yaşam ortamı olarak hizmet etmekte, bitkilere köklerin tutunacağı bir ortam sağlamakta, ayrıca en uygun dozlarda su, oksijen ve besin maddeleri sunmaktadır. Toprak, birçok çevresel etkilere karşı tampon görevi yapmakta ve zararlı maddeleri filtre edip daha temiz bir taban suyu oluşmasını sağlamakta ancak bu arada kendisi de kirlenmektedir. Bu fonksiyonları nedeniyle topraklar insanların en değerli ve en çok korunması gereken varlıkları arasındadır. Toprakta ağır metal kirliliğine neden olan atık pillerle ilgili bilinçlendirme yapılmasını amaçlamaktayız. Bu çalışmada ‘’toprakta bulunan atık pillerin bitki gelişimi üzerine etkisini’’ araştıracağız. Bunun için kontrollü bir deney düzeneği oluşturmayı hedefliyoruz. Deney sonucunda ulaştığımız bilgileri rapor haline getirip ziyaretçilerimiz ile paylaşmayı amaçlıyoruz.

Proje Amacı: Projenin Amacı:

1) Yaptığımız bu projede atık pillerin yapısındaki zararlı maddelerin, bitkilerin gelişimi sırasında yarattığı olumsuz etkiyi araştırmayı,

 2)Atık pillerin doğaya ve canlılar üzerine etkilerini inceleyerek olası çevresel zararları gösterebilmeyi,

3)Ağır metallerin toprakta aşırı birikmesinin bitki gelişimi, toprak verimliliği ve ekosistem fonksiyonları üzerinde değil aynı zamanda besin zinciri yoluyla havyan ve insan sağlığı üzerinde de önemli etkilerinin olabileceğini göstermeyi,

4)Toplumda çevreye duyarlı tüketim davranışlarının oluşmasını sağlamayı,

5)Eko sistemimizin vazgeçilmez bir öğesi olan toprağın korunması konusunda toplumu bilinçlendirmeyi,

6)Geri dönüşümle kazanılan atık pil sayısının arttırılmasını sağlamayı,

7) Pillerin insan sağlığını ne kadar ölçüde etkileyebildiğini gösteren broşür hazırlamayı ,ve bunu ziyaretçilerimize sunmayı hedefliyoruz.

Proje Yöntemi:

1.Proje konusu:

Yeşil bir doğa istiyorsak buna karşı önlemler almalıyız. Bu nedenle toprakta bulunan atık pillerin bitkiler üzerindeki etkisini inceleyeceğiz. Atık piller bitkilerin gelişimine zarar verir mi? Projemizde bu soruya yanıt arayacağız

2. Araştırma yapma:

İnternet ortamında ve bilimsel dergilerde ‘’atık pillerin canlılara etkileri konusu araştırıcağız.

3. Hipotez kurma:

‘’Atık Piller bitki gelişimine zarar verir.’’ Eğer atık pillerin zararlarını canlı olarak bitkiler üzerinde gösterirsek insanlar konunun ciddiyetini kavrar ve bu soruna daha dikkatli yaklaşır. Bağımsız değişken: bitkilerin toprağındaki atık pil miktarı Bağımlı değişken: bitkilerin gelişiminde oluşan farklılık Kontrol edilen değişken: Bitki Türü, Su, Bitki Büyüklükleri, Işık, Sıcaklık

4. Deney ve gözlem zamanı:

Bitkiler saksıya dikilecek. Saksılardan birinin toprağına atık pil bırakılacak. Bitkiler düzenli olarak eşit zamanda ve eşit miktarda su ile su ile Gözlem sonuçları sürekli olarak gözlem kâğıdı üzerine kaydedilecektir.

5. Veri toplama, değerlendirme ve sonuç

 1.Hafta: Normal toprak bulunan saksıdaki bitkide değişimlerin gözlemlenmesi ve sonuçların kaydedilmesi
2.Hafta: Normal toprak bulunan saksıdaki bitkide değişimlerin gözlemlenmesi ve sonuçların kaydedilmesi
3.Hafta: Normal toprak bulunan saksıdaki bitkide değişimlerin gözlemlenmesi ve sonuçların kaydedilmesi
4.Hafta: Normal toprak bulunan saksıdaki bitkide değişimlerin gözlemlenmesi ve sonuçların kaydedilmesi

Bitkilerde gözlemlenen değişimler için rapor düzenlenecek ve araştırma sonucu kaydedilecektir.


TÜBİTAK 4006 Bilim Fuarı Afiş ve Davetiye Örnekleri

3) Bilim Fuarı Proje 3: Tuzlu Sudan Tatlı Su Elde Etmek


Proje Özeti:1996 yılı itibariyle dünya üzerindeki tuz giderme tesislerinin top-lam kapasitesi günlük 17,5 milyon m3’tür. Şekil 1’ de dünyada en yüksek kapasiteyle deniz suyundan tuz gidererek tatlı su elde eden on ülke görülmektedir. Türkiye ise yaklaşık 3600 m3/gün kapasite ile bu ülkelerin çok gerisinde kalmaktadır 3.1—Ülkelerin Tuzlu Sudan Tatlı Su Elde Etme Kapasiteleri-m3/gün: 
1—S.Arabistan…………5006194 
2—ABD……………….2799000 
3—BAE……………….2134233 
4—Kuveyt…………….1284327 
5—Libya………………638377 
6—Japonya……………637900 
7—Katar………………560764 
8—İspanya…………….492824 
9—İtalya………………483668 
10—İran………………423427 

Düzeneğimiz su geçirmez bir gövde içerisinde alt ve üst olmak üzere iki ayrı bölüme sahip.Üst bölme tamamen siyah ve tuzlu su bu bölmede barındırılıyor. Üst bölmeye tuzlu su konulduktan sonra güneş ışınlarının etkisi ile aletin iç basıncı artıyor ve kısımlar arasında yer alan boru sayesinde, üst bölümdeki tuzlu sudan elde edilen su buharı, alt bölüme aktarılıyor. Aşağıya aktarılan buhar, alt bölmedeki filtre sayesinde tekrar yoğunlaştırılarak içme suyu elde ediliyor.

Proje Amacı: Su, canlı organizmalar için hayati öneme sahip bir bileşik. Okyanuslarda, denizlerde, göllerde, nehirlerde, su buharı şeklinde havada ve yerin altında bol miktarda bulunan su aslında her an çevremizde. Dünya’nın yüzeyinin %71’i suyla kaplı olmasına rağmen Dünya üzerindeki suyun ancak %2,5’u tatlı su.Ayrıca içilebilir tatlı suyun sadece %1’i insanlar tarafından kullanılabilecek şekilde yerin yüzeyinde bulunuyor. Ulaşılabilir tatlı su miktarının sınırlı olması nedeniyle özellikle dünyanın belli bölgelerinde, örneğin Orta Doğu’da, Kuzey Afrika’da içme suyu ihtiyacı deniz suyunun arıtılması ile sağlanıyor. Deniz suyundan içme suyu elde edilmesi binlerce yıldır uygulanan bir işlem. Örneğin geçmişte gemilerdeki içme suyu ihtiyacı bu şekilde karşılanıyordu. Deniz suyundaki tuzun ayrıştırılması için genellikle iki yöntem kullanılıyor. İlkinde deniz suyu ısıtılarak buharlaşması sağlanıyor. Daha sonra su buharı soğutularak yoğunlaştırılıyor ve sıvı haldeki saf su depolanıyor.Bizimde amacımız dünyanın ileride yaşayacağı tatlı su ihtiyacı problemine ekonomik çözüm olacak bir düzenek tasarlamak

Proje Yöntemi: Önce hipotezimizi kurduk.Güneş enerjisini kullanarak buharlaşma yoğuşma yoluyla tuzlu sudan tatlı içilebilir su elde edilebilir mi?Daha sonra dünyadaki içilebilir tatlı su ile ilgili kaynak taramamızı yaptık.Bu alanda yapılan yapılmış çalışmaları inceledik.Bize ışık tutacak ülkeler ve tatlı su eldeleri istatistiklerine ulaştık.Dünyanın dörtte üçünün tuzlu sularla kaplı olması ama çok azının kullanılabilir durumda olması dikkatimizi çekti.Bu kadar bol bulunan tuzlu suya bir maden gözüyle baktık ve bunun mutlaka içmede tarımda kullanılması bu alanda çalışılması gerektiğini düşündük. Tabiat ta ki su döngüsü buharlaşma yoğuşma yağış prensibi ile sağlanmaktadır.Projemizde bu ilkeden yola çıkarak Buhar oluşturmak için üst kapak kısmı cam ve siyaha boyanmış bir tencere ve bu tencere içine tuzlu su koyduk.biz biliyoruz ki buharlaşma her sıcaklıkta olur.daha sonra bu buharları ince serum boruları sayesinde soğuk ortama yönlendirdik.Düzeneğimizin alt kısmının serin olmasını sağladık.Düzeneği şemsiye şeklinde tasarladık ki alt kısım gölge olsun serin olsun.Yoğuşma sonucu oluşan tatlı su tanecikleri bu ortama koyduğumuz kap içinde toplandı.Sıcaklık arttığı zaman öğle vakitlerinde güneş ışınları dik geldiğinde buharlaşma hızı artı.Düzenekteki siyah kap içinde daha fazla basınç oluştu.Düzeneğimizin olumsuz yanı ise sürekli güneş ışığına ihtiyaç duyması.bulutlu yağmurlu havalarda sıcaklığın düşük olduğu kış aylarında alınan verim düşük olacaktır.Ekvator kuşağı ve yaz mevsimlerinin uzun ve sıcak olduğu su kaynağının yetersiz olduğu ülkeler için se çok kullanışlı olacaktır.


4) Bilim Fuarı Proje 4: Karıncalara Elveda

Proje ÖzetiKarıncalar insanlar için fazla zararlı canlılar değildir. Ancak evlerimizin içerisine girdiklerinde rahatsız oluruz. Eve giren karıncalar çeşitli kimyasal ilaçlar kullanarak kaçırtılır ya da kimyasal ilaçlar ile öldürülür. Oysaki karıncaların da yaklaşamadıkları doğal maddeler vardır. Ve bu maddeler yardımıyla karıncalar öldürülmeden uzaklaştırılabilir. Karıncaların ısırdıklarında bir çeşit asit salgıladığını duymuştum. Peki bu minik canlılar asit içeren limon suyuna karşı nasıl bir tepki gösterirler diye merak ettim. Bunu çeşitli denemeler ile projemde gösterdim. Bahçemizde yaşayan karınca türünü deney ortamına getirip su , limon ve çeşitli laboratuvar malzemeleri kullanarak kontrollü gözlemler yaptım ve gözlemlerimi kaydederek sonuçlarımızı değerlendirdim. Elde ettiğim gözlem sonuçlarına göre karıncalar ıslak bölgelere fazla yaklaşmıyor ve limon kokusundan da hiç hoşlanmıyor. Eğer karıncaların ısrarla gelmek istediği bir eviniz varsa gelebilecekleri yollara bir miktar limon suyu dökün. Artık karıncalar gelemeyecektir.

Proje Amacı: Evlerimizin bahçesinde balkonunda ya da mutfağında yuva yapan karıncaların içerilerimize gelmesini doğal, ucuz ve çevreye zarar vermeyen maddeler ile önlemek. Deney ortamında karıncalar üzerinde onlara zarar vermeden gözlemler yapılacak. Yapılacak kontrollü gözlemler ile kraıncaların limon suyuna ve normal suya karşı tepkileri tesbit edilecek ve limon suyunun karıncaları rahatsız edip etmeyeceği test edilecek. Elde edilecek veriler ile karıncaları öldürmeden ve çevreye zarar vermeden onlardan korunmanın yolları geliştirilecek. Evelerimize balkonlarımıza hatta mutfaklarımıza kadar gelen karınca ve benzeri haşereleri kimyasal ilaç kullanmadan uzaklaştırabiliriz. Bunun için yapacağımız tek şey araştırma yapmak ve uygun maddeleri keşfetmektir. Benim araştırmamda elde ettiğim verilere göre evimizde karıncalara karşı kullanabileceğimiz madde limon suyudur.

Proje Yöntemi:

1. Aşama: Öncelikle deney ortamına getirdiğimiz karınca türünün yiyeceklere karşı ilgisini test etmek amacıyla geniş cam kabımızın içerisine kabı ikiye bölecek şekilde toprak ile yükselti yaptım. Önce kabın bir tarafını boş bırakıp diğer tarafına karıncalarımızı koydum. Karıncaların yavaş bir şekilde kabın içerisinde dolaştığını ve bazılarının toprağın arkasına geçtiğini bazılarının ise geçmediğini gözledim. Daha sonra toprağın bir tarafına küçük et parçaları ve diğer tarafa karıncalarımızı koydum. Karıncalar etleri görememesine rağmen hızlı bir şekilde toprağın arkasındaki etlere hücum etti.

2. Aşama: Laboratuvarımızda yaptığım ikinci gözlemimde 3 adet kısa cam boru kullandım. Eşit uzunluk ve genişlikteki boruların içerisine birer karınca koyup karıncaların borulardan hemen çıkmaya çalıştığını gözledim. Daha sonraki adımda boruların uçlarına çeşitli maddeler uygulayarak karıncaların borudan çıkış süresini kaydettim.Buna göre elde ettiğim veriler aşağıdaki gibi oldu:

1. boru ( İki ucunda hiçbir etki yapılmadı bir ucu kapatıldı ) : Karıncanın borudan çıkış süresi 3 saniye

2. boru ( Bir ucu su ile ıslatıldı diğer ucu kapatıldı ) : Karıncanın çıkış süresi çeşitli denemeler sonucu 15 saniye.

3. boru ( Bir ucuna limon sürüldü diğer ucu kapatıldı ) : Karınca borudan çıkmak için çok çabaladı ancak limon sürülmüş olan açık uçtan 60 saniyelik gözlem boyunca çıkmadı.

Sonuçlar: Karıncalar maddeleri çok iyi hissedebilmektedir. Karıncaların ıslak zeminlerde hareketi zorlaşmakta ve bu ortamlardan uzak durduğu görülmektedir. Limonun ise karıncaları tamamen kaçırttığı gözlendi ve karıncaların asidik olan limondan hiç hoşlanmadığı görüldü.

Sonuçların Değerlendirilmesi: Karıncaların evlerimizden ve yiyeceklerimizden uzak tutulması için kullanılabilecek olan doğal koruyuculardan birinin limon olduğu sonucuna varıldı. Karıncaların asit üretebilme özelliği ve limonun asit içermesi düşünülerek karıncaların asidik olan limondan kaçtığı sonucuna varıldı. Ayrıca kimyasal ilaçlar yerine doğal kaçırtıcı olarak limon kullanılabileceği ya da piyasaya sürülebilecek ağır limon kokulu spreylerin üretilebileceği sonucuna varıldı.

TÜBİTAK 4006 Fuarını Sonunda Bitirdim :)

5) Bilim Fuarı Proje 5: Baklagiller ve Gaz

Proje ÖzetiKuru fasulye gaz yapar mı esprisinden yola çıkarak baklagillerin yapacakları gaz miktarlarını araştırdık. Araştırmamıza başlamadan önce çeşitli kaynaklardan bilgi taraması yaptık. Baklagillerin özellikle protein açısından zengin olduğunu biliyorduk. Proteinlerin sindirimi için mide asidi olarakta adlandırılan Hidroklorik Asit kullandık. İyice seyreltilmiş hidroklorik asiti baklagillerin bulunduğu deney tüplerine ekledik ve deney tüplerinin ağzına plastik balon geçirdik. Böylece deney tüplerinde sindirime uğrayan baklagillerden hangisinden daha fazla gaz çıkışı oldu ise o deney tüpünün ağzına geçirilen balon daha fazla şişti. Elde ettiğimiz sonuçlara göre mercimeğin en fazla gaz yapan baklagil olduğunu gördük. Ayrıca kuru fasulyeninde nohuttan daha fazla gaz yaptığı sonucuna vardık. Bu araştırmamıza dayalı olarak sindirim sisteminde gaz problemeri yaşayan kişilerin mercimek tüketimini azaltması gerektiği sonucuna vardık.

Proje Amacı: Projemizin amacı baklagillerin sindiriminin gözlenmesi ve oluşturabilecekleri gaz oranlarının belirlenmesidir. -Baklagillerin bağırsaklarda oluşturduğu gaz miktarlarının belirlenmesi. Fasulye , nohut , mercimek gibi çeşitli balagillerin mide asidi olarak bilinen hidroklorik asit ile etkileşimi sonucu ortaya çıkabilecek gaz miktarlarının belirlenmesi. -Besinlerin parçalanarak tüketilmesinin sindirime katkısının gözlenmesi : Toplum olarak bol miktarda tükettiğimiz nohut , fasulye , mercimek gibi baklagillerin parçalanarak yenildiğinde sindiriminin daha kolay olduğunu gösterdik. Bunun için yaptığımız deney düzeneklerinde baklagilleri değişik oranlarda parçalayarak hidroklorik asit ile etkileşime soktuk. Yaptığımız gözlemler sonucunda küçük parçalara bölünmüş olan besinlerin daha kolay sindirildiği , büyük parçalı olarak hidroklorik asit ile etkileştirilen besinlerin ise daha zor sindirildiği sonucuna ulaştık. Bu durumu deneyimizin aşamalarını fotoğraflayarak görsel bir sunum şeklinde çevremizdeki insanlara anlatacağız.

Proje Yöntemi: Yaptığımız gözlemlerde kuru fasulye, nohut, mercimek ve hidro klorik asit kullandık. Kullandığımız nohut, mercimek, fasulye ve mısırı önceden hafif yumaşayacak şekilde suda beklettik. Sindirim ile ilgili 3 adet kontrollü gözlem yaptık: 1.GÖZLEM: Üç adet deney tüpüne 80'er gram nohut, mercimek ve kuru fasulye ekledik. Üzerlerine 20'şer ml hidro klorik asit ile 10 ml ılık su ilave ettik. Ağzına balon geçirip oda koşullarında 72 saat beklemeye bıraktık. 2. GÖZLEM: Üç adet deney tüpüne 80'er gram nohut, mercimek ve kuru fasulye ekledik. Üzerlerine 10 ml ılık su ilave ettik. Ağzına balon geçirip oda koşullarında 72 saat beklemeye bıraktık. 3. GÖZLEM: Islanmış olan mısırın 80 gramını bir deney tüpüne koyduk ve üzerine 20 ml hidro klorik asit, 10 ml ılık su ilave ettik. Ağzına balon geçirilip 72 saat lik beklemeye bıraktık. İkinci deney tüpüne 80 gram parçalanmış mısır, 20 ml hidroklorik asit, 10 ml ılık su ilave ettik. Ağzına balon geçirilip 72 saatlik beklemeye bıraktık. Sonuçlar: 1. gözlem: Mercimek fasulye ve nohut bulunan tüplerin üçünde de balonlar şişti. Tüplerin ağzına geçirilen balonların çapları ölçüldü. Sırasıyla balonların çapları : -Mercimek konulan tüpe takılan balonun çapı 9 cm -Kuru fasulye konulan tüpe takılan balonun çapı 7 cm -Nohut konulan tüpe takılan balonun çapı 6 cm olarak ölçüldü. 2. gözlem: Hidroklorik asit kullanılmadan yapılan bu gözlemde balonların içerisinde çok az miktarda gaz biriktiği gözlendi ancak balonlar çapları ölçülecek kadar şişmedi. 3. gözlem: Mısır ile gerçekleştirilen bu denemede şu sonuçlar gözlendi: -Parçalanmamış mısır konulan tüp: Balonda çok az gaz birikti -Parçalanmış mısır konulan tüp: Balon şişti ve çapı 6 cm olarak ölçüldü Sonuçların Değerlendirilmesi: 1. ve 2. gözlemlerin aynı oranlarda sonuçlar vermesi bize gösteriyor ki kullandığımız baklagillerden en fazla gaz yapanı mercimektir. 3. gözlemimizde ise parçalanmış besinlerin daha fazla gaz çıkardığını gözledik. Buradan hareketle sindirimin hızlandığını söyleyebiliriz.

Projelerim Onaylandı Ne Yapmam Lazım?
4006 Tübitak Bilim Fuarı Örnek Fatura
TÜBİTAK Bilim Fuarı Sonuç Raporu Nasıl Hazırlanır?
4006 Tübitak Bilim Fuarı İle İlgili 10 Altın Madde
Tübitak bilim fuarı için araştırma proje örnekleri olabileceğini düşündüğüm bazı projeleri sizle ile paylaşmak istiyorum.Araştırma projeleri bir konu hakkında tespit edilen problemi çözmeye yönelik verilerin(anket,mülakat,gözlem,deney,…) ağırlıklı kullanıldığı projelerdir. Aşağıda verilen konu başlıklarına uygun amaç, yöntem ve özet yazarak araştırma projesi olarak kullanabilirsiniz.



* Kalp nasıl çalışır ?

* Asit yağmurları nasıl önlenir?

* Sıcaklık ve yüksekliğin bitkilerin büyümesine etkisi nedir?

* Farklı toprak türlerinin bitkilere etkisi nedir?

* İklimin (sıcak ve soğuk havanın) öğrenci başarısına etkisi ne kadar?

* Kan gruplarının öğrenci başarısına etkisi var mı?

* Kablosuz elektrik nasıl yapılır?

* Akıllı tahtaların öğrencilerin ders başarısına etkisi?

* Enerjiler (kinetik-potansiyel) arasında nasıl bir dönüşüm ilişkisi vardır?

0 yorum:

Yorum Gönder